Диалоги из жизни. Турецкий язык. Сборник диалогов и текстов для развития устной речи - страница 3




Elena: Un ve pirinç var. Ayçiçek yağı kalmadı. Makarnaya gerek yok. Bir de bulaşık ve çamaşır deterjanı gerekli. Bulaşık süngeri de alalım. Hatırlat bana.


Nikita: Tamam, deterjanlar ileride solda.


(Ürünleri seçip sepetlerine yerleştirirler ve kasaya ilerlerler, ardından ödemelerini tamamlarlar.)


Kasiyer: Poşet gerekli mi?


Elena: Evet, 3 poşet lütfen.


Kasiyer: Toplam tutar 925 lira. Ödeme temassız ile mi?


Elena: Evet temassız kart ile.


Nikita: (Kartla öder) Uğramamız gereken başka bir yer var mıydı?


Elena: Şurada bir aktar var. Ona da uğrayalım. Birkaç baharat almam lazım. Ondan sonra kasaba uğrar yarım kilo dana kıyma alırız. Evde dolmalık biber var. Bu akşam pişireyim.


Nikita: Harika! Karnım da acıktı zaten.


Elena: Aynen. Benim de zaten karnım zil çalıyor.

SORULAR

1-Hangi meyve ve sebzelerden aldılar?

2-Hangi tür peynir aldılar?

3-Nikita hangi peynirin tadından hoşlanmıyor?

4-Aldıkları sucuk ile ne pişirmeyi planlıyorlar?

5-Kaç gramlık sucuk aldılar?

6-Ne kadar ödeme yaptılar?

7-Marketten sonra nerelere uğradılar?

SÖZLÜK

acıkmak – проголодаться

aktar – магазин, торгующий пряностями

az yağlı – с низким содержанием жира

baharat – специя

beyaz peynir – брынза

biber – перец

bulaşık deterjanı – средство для мытья посуды

bulaşık süngeri – губка для посуды

çamaşır deterjanı – стиральный порошок

dana – теленок

demet – пучок

dikkat etmek – смотреть, следить (зачем то)

dolmalık biber – болгарский перец

geçen sefer – в прошлый раз

hatırlatmak – напоминать

hoşlanmak – нравиться

hoşuna gitmek – нравиться

ilerlemek – двигаться вперед

ilk olarak – в первую очередь

isli – закопченный

karnı acıkmak – проголодаться

karnı zil çalmak – проголодаться

kasa – касса

kasap (-bı) – мясной магазин

kıyma – фарш

lezzetli – вкусный

makarna – макароны

marul – зеленый салат

maydanoz – петрушка

mevsim – сезон

peynir – сыр

pirinç (-ci) – рис

portakal – апельсин

poşet – пакет

sebze – овощи

sepet – корзина

sucuk (-ğu) – сырокопченая колбаса

süt ürünleri – молочные продукты

tadımlık – на пробу

tat – вкус

tamamlamak – завершать

tartmak – взвешивать

tat (-dı) – вкус

taze – свежий

tazeliğini yitirmek – потерять свежесть

temassız kart – бесконтактная карта

tutar – сумма

un – мука

ürün – продукт

yağ – масло

yerleştirmek – поместить

Düşüncelisin yine!

Sevda: Düşüncelisin yine. Ne düşünüyorsun? Benimle paylaşmak ister misin?


Anna: Ali vaktinin çoğunu işte geçiriyor. Ne zaman arasam yoğun.


Sevda: Eskiden daha sık vakit geçiriyordunuz.


Anna: Zamanını daha efektif kullanmalı bence. Veya bir yardımcı almalı.


Sevda: Bunun hakkında onunla konuştunuz mu?


Anna: Birkaç kez konuştuk. «Kendine bir asistan alsan iyi olur» dedim ona.


Sevda: Alacak mı asistan kendine?


Anna: Biriyle görüşmüş. Yeni yılda işe alacağına söz verdi. Umarım sözünde durur.


Sevda: O sözüne sadık biri. Eğer söz verdiyse mutlaka yerine getirir.


Anna: Geçen gün maaşına zam istemeyi planlıyordun. Var mı bir gelişme?


Sevda: Şu anda yok. Yeni yılda müdürle görüşeceğim.


Anna: Başka zam isteyen olmuş mu?


Sevda: Başkalarının zam isteyip istemediğini bilmiyorum. Kimseyle bu konuda konuşmadım.


Anna: Peki ben birazdan çıkacağım. İstediğin bir şey var mı?


Sevda: Şimdilik bir şey yok. Zahmet olmazsa şu evrakları 2.kattaki Mustafa Bey’e verir misin?


Anna: Olur tabii ki, veririm.


Sevda: Haydi, sen yavaş yavaş çık o zaman. Konsere geç kalma!


Anna: Tamam kendine iyi bak. Yarın görüşürüz.


Sevda: Görüşmek üzere!

SORULAR

1-Anna neden bu kadar düşünceli?